Dünya bir insanlık dramına daha sessiz kalırken, Türkiye'den anlamlı bir hamle daha geldi. Cumhur İttifakı'ndan oluşan üst düzey bir delegasyon, adeta bir insanlık sınavına dönüşen Gazze'deki korkunç manzaraya dikkatleri çekmek için harekete geçti.
Mısır'ın Refah Sınır Kapısı'na yapılan bu ziyaret –ki kimilerine göre sembolikti– aslında uluslararası topluma atılmış somut bir tokat gibiydi. Heyet üyelerinin yüzlerindeki ifade, kelimelerden çok daha fazlasını anlatıyordu adeta.
Bir İnsanlık Çağrısı
İttifak sözcüsü, basına yaptığı açıklamada hiçbir diplomasi jargonuna başvurmadan, oldukça net ifadeler kullandı: "Burada gördüklerimiz, modern dünyanın yüzüne vurulmuş bir utanç tablosudur. İnsani yardımların önündeki engeller, sadece fiziki değil aynı zamanda ahlaki bir çöküşün göstergesidir."
Ve ekledi: "Uluslararası toplum bu görüntüler karşısında hâlâ nasıl seyirci kalabiliyor? Bu sorunun cevabını hepimiz merak ediyoruz."
Peki Ya Sonrası?
Ziyaretin sembolik olmanın ötesine geçebilecek somut çıktıları olacak mı? Aslında herkesin aklındaki asıl soru bu. Heyet üyeleri, dönüşlerinde hükümete ve ilgili kurumlara detaylı bir rapor sunacaklarını belirttiler.
Türkiye'nin bölgedeki insani diplomasi çabaları –ki son dönemde oldukça yoğun– bu ziyaretle bir kez daha vurgulanmış oldu. Kim bilir, belki de bu küçük ama anlamlı adım, uluslararası arenada daha büyük dalgaların başlangıcı olur.
Sonuçta, insanlık denen şey sınır tanımaz değil mi? Ya da artık tanıyor mu? Cevabı hepimiz içimizde biliyoruz aslında.
