İsrail Doha Saldırısını Kabul Etti: BM'nin Sessizliği Büyük Skandal!
İsrail Doha Saldırısını Kabul Etti: BM Sessiz!

Uluslararası arenada kan donduran bir gelişme yaşandı. İsrail, hiç beklenmedik bir şekilde, Katar'ın başkenti Doha'daki diplomatik misyona düzenlenen silahlı saldırıyı resmen kabul etti. Evet, yanlış duymadınız - normalde bu tür operasyonlar için 'ne confirm ne deny' politikası izleyen İsrail, bu sefer perdeyi araladı.

Olay aslında geçtiğimiz hafta olmuştu. Doha'da, İsrail'in diplomatik temsilciliğine yönelik silahlı bir eylem gerçekleştirildi. O anlar korkunçtu. Silah sesleri, panik, koşuşturma... Ve sonra o beklenmedik açıklama: İsrail yetkilileri, saldırının kendi istihbarat birimleri tarafından düzenlendiğini itiraf etti.

BM'nin Şaşırtan Sessizliği

Asıl bomba ise bundan sonra patladı. Birleşmiş Milletler, uluslararası hukuku hiçe sayan bu itirafa neredeyse hiçbir tepki vermedi. Sanki hiçbir şey olmamış gibi davrandılar. Bu sessizlik, diplomasi dünyasında tam anlamıyla şok etkisi yarattı.

Düşünsenize: Bir ülke, başka bir ülkenin topraklarında diplomatik misyona saldırı düzenliyor ve bunu açıkça kabul ediyor. BM ise adeta 'duymadım, görmedim, bilmiyorum' modunda. Bu nasıl bir uluslararası hukuk anlayışı?

Bölgedeki Gerilim Tırmanıyor

Ortadoğu zaten bir barut fıçısı gibi. Böyle bir dönemde İsrail'in bu agresif hamlesi, bölgedeki gerginliği daha da artırdı. Katar yetkilileri olaya oldukça sert tepki gösterdi. 'Kendi topraklarımızda böyle bir operasyon kabul edilemez' dediler. Haklılar da!

Peki ya diğer Arap ülkeleri? Onlar da Katar'ın yanında yer aldı. Birleşik Arap Emirlikleri ve Suudi Arabistan, İsrail'in bu 'pervasız' hareketini kınadı. Bölgede adeta bir domino etkisi yarattı bu olay.

İsrail'in iç politikasına bakacak olursak... Bu saldırı, Netanyahu hükümeti için tam bir prestij meselesi haline geldi. Muhalefet ise 'dış politikada tam bir fiyasko' diyerek hükümeti eleştiriyor. İsrail medyası ikiye bölünmüş durumda: Bazıları 'cesur hareket' diyor, bazıları ise 'dipomatik kriz' olarak yorumluyor.

Uluslararası Tepkiler ve Sessiz Kalınan Sorular

Avrupa Birliği'nden cılız bir kınama açıklaması geldi sadece. Amerika ise 'her iki tarafı da sakin olmaya çağırıyoruz' gibi tipik bir açıklama yapmakla yetindi. Kimse BM'nin bu sessizliğini anlamış değil.

Aslında BM'nin bu tutumu, örgütün çifte standart uyguladığı yönündeki eleştirileri yeniden alevlendirdi. Bazı ülkeler için hemen yaptırım kararı alırken, İsrail söz konusu olduğunda neden bu kadar sessiz kalınıyor? Bu soru, BM'nin kredibilitesi açısından ciddi endişelere yol açıyor.

Ortadoğu'da gerginlik hiç bu kadar yüksek olmamıştı. İsrail'in bu açıklaması, bölgedeki dengeleri altüst etti. Katar-İsrail ilişkileri donma noktasına geldi. Diğer Arap ülkeleriyle ilişkiler de gerildi.

Peki ya Türkiye? Dışişleri Bakanlığı'ndan yapılan açıklamada, 'ülke topraklarının dokunulmazlığının ihlal edilmesini kınıyoruz' denildi. Türkiye, Katar'ın yanında yer aldığını net bir şekilde ortaya koydu.

Bu olay, uluslararası diplomasi açısından tam bir dönüm noktası oldu. Artık hiçbir şey eskisi gibi olmayacak. BM'nin bu sessizliği, örgütün geleceği açısından da ciddi soru işaretleri doğurdu. Acaba BM, gerçekten tarafsız bir uluslararası örgüt olma vasfını kaybediyor mu?

Sonuç olarak: İsrail'in bu 'itirafı' ve BM'nin 'sessizliği', uluslararası ilişkilerde yeni bir sayfa açtı. Artık herkes daha temkinli davranacak. Diplomatik teamüller, güvenlik protokolleri yeniden gözden geçirilecek. Ortadoğu'da ise gerilim daha da artacak gibi görünüyor.