Filistin topraklarında yaşanan şiddetli çatışmalar, adeta bir insanlık dramına dönüştü. Gözlerini kırpmadan ateş eden silahların gölgesinde, 120 masum insan hayatını kaybetti. Yaralı sayısı ise her geçen dakika artıyor – resmi rakamlara göre 380'den fazla kişi hastanelerde tedavi görüyor.
Olayların nasıl başladığına dair kesin bir bilgi yok. Kimi kaynaklar sınır ihlallerini öne sürerken, diğerleri provokasyon iddialarını gündeme getiriyor. Ancak gerçek şu ki, ortada korkunç bir insani bedel var. Hastaneler yaralılarla dolup taşarken, cenazeler için hazırlanan çadırlar ise yürek burkan bir manzara sergiliyor.
Uluslararası Tepkiler Büyüyor
BM yetkilileri durumu "kabul edilemez" olarak nitelendirirken, bölgedeki insani krizin derinleştiği uyarısında bulundu. Sosyal medyada ise #FilistineSesVer etiketiyle başlatılan kampanya, dünya genelinde yankı buldu. Peki, bu trajedi ne zaman son bulacak? Cevap veren yok...
Yerel halkın anlattıkları ise kan dondurucu: "Sabah ezanıyla başlayan silah sesleri hiç dinmedi" diyen bir baba, kaybettiği iki çocuğunun fotoğrafını gösterirken sesi titriyordu. Mahallelerdeki yıkıntılar arasında oyuncak bebekler ve okul kitapları görmek, yaşanan vahşetin boyutunu gözler önüne seriyor.
Sağlık Sistemleri Çökmek Üzere
Bölgedeki hastanelerin acil servisleri alarm veriyor. Tıbbi malzeme eksikliği had safhada – doktorlar "ellerimiz kollarımız bağlı" diyerek uluslararası topluma çağrıda bulunuyor. Ameliyathanelerde sıra bekleyen yaralıların hikayeleri ise yürek parçalayıcı.
Durumun vahameti karşısında bazı sivil toplum kuruluşları harekete geçti. Ancak insani yardım konvoylarının bölgeye ulaşması bile büyük risk taşıyor. "Bu korkunç bir kısır döngü" diyen bir BM görevlisi, ateşkes çağrılarının duvarına çarptığını ifade ediyor.
