Gelidonya Feneri'nin Son Fenercisi Mustafa Demir: 81 Yıllık Aile Geleneği ve Özlem Dolu Ziyaretler
Gelidonya'nın Son Fenercisi Anılarını Tazeliyor

Akdeniz'in sularına ışık tutan tarihi bir deniz feneri ve onunla özdeşleşmiş bir ailenin hikayesi... Antalya'nın Kumluca ilçesinde, Taşlık Burnu'nda bulunan ve 1936 yılından beri denizcilere kılavuzluk eden Gelidonya Feneri, sadece bir yapı değil, aynı zamanda Demir ailesinin üç kuşak boyunca adanmışlığının da simgesi. Bu geleneğin son temsilcisi Mustafa Demir, 2023'te emekli olmasına rağmen, çocukluğunun ve 25 yıllık meslek hayatının geçtiği bu eşsiz mekana olan bağını koparmıyor.

Babadan Oğula Geçen Bir Yaşam: Fenerde 81 Yıl

Gelidonya Feneri'nin bakım sorumluluğu, 1944 yılında Mustafa Demir'in dedesiyle başlayan ve babasından sonra kendisine uzanan bir aile mirasına dönüştü. Türkiye kıyılarının en yüksek fenerlerinden biri olan bu yapı, tam 81 yıl boyunca Demir ailesinin ellerinde şekillendi. Mustafa Demir, bu geleneği şu sözlerle anlatıyor: "Deniz feneri sorumluluğu bizde babadan oğula geçti. Babam, 'Burayı Mustafa'ya bırakacağım' derdi. Ben de burada doğup büyüdüğüm için bu görevi severek kabul ettim."

Fenerin bulunduğu konum itibarıyla izole bir hayat süren aile için bu mekan, tüm bir ömrü kapsıyordu. Mustafa Demir, çocukluk anılarını hatırlarken, en yakın köye 10 kilometre mesafe olduğunu ve ulaşım zorlukları nedeniyle kardeşleriyle birlikte fenerde tek başlarına kaldıkları günleri aktarıyor. O günlerde hissettiği ürpertiyi ve burasının nihayetinde 'evi' olduğu duygusunu hala taşıyor.

Emeklilik Sonrası Fenere Dönüş: Her Toprakta Bir Anı

2023'te fenerin ışığını son kez yakıp görevi devrettikten sonra, Mustafa Demir'in hayatı balıkçılık ve serbest dalış gibi denizle iç içe aktivitelerle devam etti. Ancak, kalbi hala Gelidonya Feneri'nde atıyor. "Elimden geldiğince buraya geliyorum" diyen Demir, 87 yaşındaki annesi ve ailesiyle birlikte geçirdiği her anının bu topraklara kazındığını vurguluyor.

"Her toprağında, her yerinde bir anımız var" ifadesiyle geçmişe olan bağlılığını dile getiren Demir, akşamüstü çay içilen anları, besledikleri keçileri ve oğlakları unutamıyor. Artık fenerin anahtarı başkalarında olsa da, bakım için gelen görevlilerle birlikte kuleye çıkıyor ve anılarını tazeliyor. Demir, "Ömrüm yettiği sürece, gelebildiğim sürece buraya geleceğim" diyerek sözlerini tamamlıyor.

Ziyaretçilere Çağrı: Tarihe Saygı ve Temizlik

Gelidonya Feneri, bugün yerli ve yabancı birçok turistin ilgisini çeken popüler bir nokta haline geldi. Mustafa Demir, bu ziyaretçilerden, fenerin tarihi dokusuna saygı göstermelerini ve çevre temizliği konusunda hassas olmalarını rica ediyor. Onun için burası, sadece bir turistik mekan değil, 80 yıllık bir aile hatırası ve denizcilik tarihinin canlı bir tanığı.

Demir ailesinin üç kuşaklık öyküsü, Gelidonya Feneri'nin taşlarına işlenmiş durumda. Mustafa Demir'in her ziyareti, bu öyküyü ve Akdeniz'de kaybolmaya yüz tutmuş mesleklerden birinin hatırasını canlı tutmaya devam ediyor.