Muğla denilince akla ilk gelen Marmaris veya Fethiye olabilir ama asıl hazine, Ula'nın kucağında saklanmış Kale Köy'de gizli. Burası öyle sıradan bir yer değil - adeta zamanın durduğu, tarihin duvarlara sinmiş kokusunu alabileceğiniz bir masal diyarı.
Köyün ismi bile insanda merak uyandırıyor: Kale Köy. Acaba gerçekten bir kaleye mi ev sahipliği yapıyor? Cevap: Evet! Köyün tepesinde yükselen antik kalıntılar, bu ismin hiç de tesadüf olmadığını gözler önüne seriyor. Tarih meraklıları için burası tam bir hazine değerinde.
Doğayla İç İçe Bir Yaşam
Kale Köy'de insan doğanın ritmine ayak uydurmayı öğreniyor. Zeytin ağaçlarının arasında kaybolmak, kuş sesleriyle uyanmak - modern hayatın koşturmacasından uzakta, sakinliğin ne demek olduğunu burada anlıyorsunuz. Köyün daracık sokaklarında dolaşırken taş evler size adeta hikayeler fısıldıyor.
Hava nasıl mı? Muğla'nın o meşhur ılıman iklimi burada da kendini gösteriyor. Yazın bunaltıcı sıcaklardan kaçmak isteyenler için ideal bir sığınak. Kışın ise yemyeşil doğanın arasında huzur bulmak mümkün.
Ulaşım ve Konaklama
Köye ulaşım sandığınızdan daha kolay. Muğla merkeze sadece 15 km mesafede - yani şehir gürültüsünden uzak ama o kadar da ıssız değil. Yol boyunca manzara o kadar güzel ki, varacağınız yere üzüleceksiniz desem yalan olmaz!
Konaklama konusunda ise seçenekler giderek artıyor. Butik otellerden taş evlere kadar farklı alternatifler mevcut. Yerel halkın misafirperverliği ise cabası - sıcak bir çay ve sohbet için kapılar her zaman açık.
Kale Köy, turizm patlaması yaşayan diğer tatil beldelerinin aksine, hala otantikliğini koruyabilmiş nadir yerlerden. Belki de en güzel yanı bu: Gerçek Anadolu kültürünü yaşatabilmesi.
Gidip görmeye değer mi? Kesinlikle evet! Özellikle doğa yürüyüşü sevenler, tarih meraklıları ve sakinlik arayanlar için biçilmiş kaftan. Unutulmaz anılar biriktirmek istiyorsanız, rotanızı Kale Köy'e çevirmenin tam zamanı.
