Güneyin bu sıcacık kentini tanımlamak için 'Akdeniz'in incisi' demek hiç de abartı olmaz. Mersin, Türkiye'nin güney sahillerinde kendine has bir karaktere sahip - hem modern yüzüyle hem de tarihi dokusuyla büyüleyici bir şehir.
Tam olarak nerede mi? Şöyle söyleyeyim: Türkiye haritasını açtığınızda, Akdeniz'in masmavi sularına uzanan o güzel koyların tam ortasında bulacaksınız onu. Koordinatları merak edenler için 36°48′K 34°38′D diyebilirim - ama rakamlara takılmayın, ruhunu hissedin!
Komşularıyla Bir Aile Gibi
Mersin'in komşularına gelince... Doğusunda Adana, batısında Antalya, kuzeyinde ise Konya ve Karaman ile çevrili. Kuzeybatıda Niğde'ye de selam veriyor desem yanlış olmaz. Güneyi mi? O zaten Akdeniz'in mavilikleri - kim bilir kaç medeniyete ev sahipliği yapmış o sular.
Aslında düşününce Mersin şanslı bir konumda. Doğusundaki Adana ile o meşhur Çukurova'nın verimli topraklarını paylaşıyor - pamuk tarlaları, narenciye bahçeleri derken tarımın kalbi burada atıyor adeta. Batıya giderseniz Antalya'nın turistik cazibesi, kuzeyde Konya'nın kültürel zenginliği... Her yönden farklı güzelliklerle çevrili bir şehir burası.
Coğrafi Özellikleriyle Göz Kamaştırıyor
Deniz seviyesinden yüksekliği sadece 5 metre! Evet, yanlış duymadınız - neredeyse denizle iç içe yaşıyor Mersin. Yüzölçümü ise 15.853 km² - ki bu da demek oluyor ki İstanbul'un iki katından fazla bir alana yayılıyor. Oldukça geniş bir yaşam alanı sunuyor kendisi.
İklimine gelirsek... Yazları sıcak ve kurak, kışları ılık ve yağışlı diye klasik bir tanım yapabilirim ama bu Mersin'in iklimini anlatmaya yetmez. O ılık Akdeniz esintisi, portakal çiçeklerinin kokusunu getiren meltemler - bunları yaşamak lazım.
Toros Dağları'nın eteklerine kurulmuş bu şehir, aslında bir çeşit doğal koruma alanı gibi. Dağlar onu soğuk rüzgarlardan korurken, deniz ise o meşhur nemini veriyor - belki de bu yüzden turfanda sebze-meyvenin başkenti olmuş.
Mersin limanı Türkiye'nin en büyük limanlarından biri - ticaretin kalbinin attığı yer. Ama sadece ticaret değil, turizmde de son yıllarda inanılmaz bir patlama yaşanıyor. Kızkalesi'nden Cennet-Cehennem obruklarına, Anamur'daki mamut fosillerinden Tarsus'un tarihi sokaklarına kadar keşfedilecek o kadar çok yer var ki...
Son bir not: Mersin o kadar hızlı büyüyor ki - nüfusu her geçen yıl artıyor. Sanayisi, tarımı, turizmi ve kültürel zenginliğiyle gerçek bir cazibe merkezi haline gelmiş durumda. Gidip görmeyenler için söylüyorum - bu şehir sizi bekliyor!
