
Güneşin altın sarısı renklerini yaydığı, toprağın adeta dile geldiği bir coğrafya düşünün. İşte orası Çukurova. Tam olarak neresi mi? Burnunuzu havaya kaldırıp Akdeniz'in ılık esintisini hissedebileceğiniz, Toros Dağları'nın muhteşem manzarasına karşı pamuk tarlalarının uçsuz bucaksız uzandığı yer.
Aslında Çukurova demek, dört güzel ili kucaklayan devasa bir ovadan çok daha fazlası. Adana, Mersin, Hatay ve Osmaniye... Her biri bu bereketli hilalin birer incisi gibi. Haritaya baktığınızda, Akdeniz Bölgesi'nin doğu kısmında, tam da Toroslar'ın eteğinde yer aldığını göreceksiniz.
Peki Bu İsim Nereden Geliyor?
'Çukur' ve 'ova' kelimelerinin birleşiminden oluştuğu aşikar ama hikaye bundan ibaret değil. Burası gerçekten de çevresine göre alçakta kalan, adeta Anadolu'nun kucağına kurulmuş bir cennet bahçesi. Deniz seviyesinden sadece 0-50 metre yükseklikte olması, iklimine ayrı bir güzellik katıyor.
Akdeniz ikliminin tüm güzelliklerini sunan bu topraklar, yazları sıcak ve kurak, kışlarıysa ılık ve yağışlı geçiriyor. İklimin bu kadar yumuşak olması -ki bazen insanı şımartacak kadar iyi hissediyorsunuz- tarım için biçilmiş kaftan. Pamuk, narenciye, buğday, mısır, soya ve susam derken, Çukurova Türkiye'nin gıda ambarı olmayı fazlasıyla hak ediyor.
Şehir Şehir Çukurova
Adana, bu bereketli toprakların kalbinde atıyor. Seyhan ve Ceyhan nehirleri -evet, o meşhur nehirler- şehri adeta ikiye bölüyor. Mersin ise Akdeniz'in incisi, limanıyla ticaretin can damarı. Hatay'ın binlerce yıllık tarihi ve mutfak kültürü, Çukurova'ya ayrı bir renk katıyor. Osmaniye ise hem doğal güzellikleri hem de stratejik konumuyla bölgenin önemli bir parçası.
Coğrafi olarak bakacak olursak, Çukurova iki ana bölümden oluşuyor: Doğudaki Yukarı Ova ve batıdaki Aşağı Ova. Yukarı Ova daha yüksekte kalırken, Aşağı Ova denize daha yakın ve daha düz. İkisi de kendine has güzellikler barındırıyor.
Bu arada, Çukurova'nın sadece tarımla sınırlı kalmadığını da belirtmek lazım. Sanayi, ticaret, turizm... Hepsi bu zengin bölgede iç içe geçmiş durumda. Özellikle Adana ve Mersin'deki organize sanayi bölgeleri, Türkiye ekonomisine önemli katkı sağlıyor.
Son bir not: Çukurova denince akla sadece coğrafi bir bölge gelmemeli. Burası aynı zamanda kültürlerin, lezzetlerin ve binlerce yıllık tarihin buluşma noktası. Her köşesinde ayrı bir hikaye saklı bu bereketli topraklar, Anadolu'nun en değerli hazinelerinden biri.