Medicana Kadıköy Hastanesi'nden Uzman Klinik Psikolog Selin Küçük, yılın son dönemlerinin çalışanların ruhsal dayanıklılığını önemli ölçüde zorlayabildiğine dikkat çekti. Küçük, bu süreçte yaşanan stresin çoğu zaman fark edilmeden biriktiğini ve ciddi sonuçlara yol açabildiğini vurguladı.
Yıl Sonu Stresinin Nedenleri ve Belirtileri
Uzman Klinik Psikolog, yılın son haftalarına yaklaşıldığında, iş hedeflerinin kapanması, yoğun tempo, sosyal beklentiler ve finansal kaygıların bir araya gelerek duygusal tükenmişliğe zemin hazırlayabildiğini ifade etti. Bu dönemde uyku düzeninin bozulabildiğini, odaklanma güçlükleri, isteksizlik ve duygu durumunda dalgalanmaların sıkça görülebildiğini belirtti.
Küçük, başlangıçta sadece yorgunluk gibi algılanan bu hissin, zamanla kişinin işlevselliğini etkileyen daha ciddi bir tabloya dönüşebileceği konusunda uyardı. Yaygın belirtiler arasında duygusal tükenme, motivasyon kaybı, sinirlilik, uyku problemleri ve zihinsel odaklanma zorluğunun geldiğini söyledi. Artan iş yüküne bağlı olarak sabırsızlık, karar vermede güçlük ve sürekli bir yoğunluk hissinin de gözlemlenebildiğini ekledi.
Bu belirtilerin iki haftadan uzun sürmesi halinde mutlaka profesyonel bir değerlendirme yapılması gerektiğinin altını çizen Küçük, kontrol altına alınmayan yoğun stresin, tükenmişlik sendromunu belirginleştirerek iş yaşamı, sosyal ilişkiler ve günlük işlevler üzerinde kalıcı etkiler bırakabileceğini kaydetti.
Ruhsal Dayanıklılığı Azaltan Faktörler
Uzman Klinik Psikolog Selin Küçük, yıl sonu stresini artıran temel unsurları açıkladı. Özellikle uzun çalışma saatleri, düzensiz uyku, artan sosyal zorunluluklar ve kişinin kendine zaman ayıramamasının stresi pekiştirdiğini belirtti.
Yoğun dönemlerde kişilerin kendi ihtiyaçlarını görmezden gelmeye daha yatkın olduğunu ifade eden Küçük, bu durumun stres toleransını düşürdüğünü ve duygusal kırılganlığı artırdığını söyledi. Gün içinde kısa molalar vermemek, sosyal etkinlikler için hissedilen yükümlülük duygusunun artması ve gece uykusunun bölünmesinin, yıl sonu stresini tetikleyen başlıca faktörler olduğunu vurguladı.
Stresi Azaltmaya Yardımcı 5 Pratik Öneri
Uzman Klinik Psikolog Selin Küçük, bu zorlu dönemde ruhsal yükü hafifletmek için uygulanabilir beş adımı paylaştı.
Gerçekçi Zaman Planlaması: Yoğun iş takvimlerinde, yapılacaklar listesini sadeleştirmek ve gereksiz aciliyeti olan işlere öncelik vermemek, zaman baskısını azaltmaya yardımcı olur. Takvimde esneklik oluşturmak ise stres yönetimini kolaylaştırır.
Kısa Zihin Molaları Vermek: Gün içine yayılan birkaç dakikalık kısa zihinsel molalar, odaklanmayı artırabilir ve zihinsel yorgunluğu hafifletebilir. Bu molalar, yoğun tempoda duygusal dengenin korunmasına katkı sağlar.
Sosyal Yükümlülükleri Azaltmak: Yıl sonunda artan davetler ve sosyal beklentiler, fark edilmeden önemli bir stres kaynağı haline gelebilir. Sosyal takvimi sadeleştirmek, duygusal yükü hafifletmede etkilidir.
Uyku Düzenini Korumak: Geç saatlere kadar uzayan işler ve yoğun sosyal aktiviteler, uyku düzenini bozarak stresle başa çıkma kapasitesini düşürebilir. Düzenli ve kaliteli uyku, ruhsal dayanıklılık için kritik bir rol oynar.
Profesyonel Destek Almaktan Çekinmemek: Stres ve tükenmişlik belirtilerinin uzun süre devam etmesi durumunda bir uzmandan psikolojik değerlendirme almak önemlidir. Erken dönemde alınan profesyonel destek, sürecin ilerlemesini önlemeye yardımcı olabilir.
Yıl sonunun hızlı temposu ve getirdiği duygusal yük, birçok kişinin günlük yaşamını etkileyebiliyor. Düzenli uyku, dengeli çalışma saatleri, kendine zaman ayırma ve stres kaynaklarının farkında olma, bu dönemi daha sağlıklı ve dengeli bir şekilde geçirmenin temel anahtarları olarak öne çıkıyor.
