
Dediğim dedik siyaset arenasında sözünü esirgemeyen isimlerden MHP Lideri Devlet Bahçeli, bugün yaptığı açıklamayla adeta gündeme bomba gibi düştü. Önümüzdeki süreci 'kaçırılması asla kabul edilemez bir altın fırsat penceresi' olarak tanımladı - hem de öyle laf olsun diye değil, ciddi ciddi.
Şimdi, bu 'altın fırsat' dediği tam olarak ne? Bahçeli'ye kulak verirsek, milletçe sıkı sıkya kenetlenmemiz gereken, ülkeyi ileri taşıyacak adımların atılacağı kritik bir dönemden bahsediyor. Hani şöyle, tarihin bize uzattığı el gibi bir şey.
Muhalefete Sert Çıkış: 'Mazeret Kabul Etmem!'
Aslında mesele sadece hükümetle de sınırlı değil. Muhalefet partilerine de -ki özellikle onlara- çok net mesajlar var. "Bu süreci heba etmek, vebali boyunlarınızdan asla eksik olmayacak bir gaflet olur" diyor Bahçeli ve ekliyor: "Kimse 'yapamadık, olmadı' deme lüksüne sahip değil!".
Yani, ortada öyle basit bir siyasi çıkış değil, tam anlamıyla bir uyarı. Hatta uyarıdan öte, bir ültimatom. Türkiye'nin önünü açacak reformlar, yatırımlar ve atılımlar için herkesin üzerine düşeni yapması gerektiğini vurguluyor. Peki ya yapmazlarsa? O zaman işler ciddi anlamda karışabilir.
Peki Ya Sonrası?
Bahçeli'nin bu çıkışının arka planında neler var? Kulislerde dönen dedikodulara göre, önümüzdeki aylarda meclise gelecek önemli yasa paketleri ve anayasa değişiklikleriyle ilgili gerilim yükseliyor. Muhalefetin elini taşın altına koymasını istiyor lider. 'Ya hep birlikte yürüyeceğiz ya da bu fırsatı tepmiş olmanın hesabını vereceksiniz' havası var.
Sonuç olarak, siyasetin dingin (ya da öyle görünen) sularına atılmış oldukça büyük bir taş. Herkesin kulağının üzerinde olduğu şu günlerde, Bahçeli'nin bu restinin yankıları uzun süre devam edecek gibi duruyor. Bekleyip göreceğiz.