Hani derler ya, hayat bazen en beklenmedik anlarda en acı sürprizleri yapıyor. İşte tam da öyle oldu. Ticaret Bakanı Ömer Bolat için çok zor bir gündü. Canından çok sevdiği halası Sermin Özcanlı hayata gözlerini yumdu. Öyle sıradan bir kayıp değildi bu; ailenin yüreğine saplanan bir hançerdi adeta.
Bakan Bolat, o acı haberi sosyal medya hesabından şu sözlerle duyurdu: "Rahmetli halam Sermin Özcanlı'ya Allah'tan rahmet, kederli ailesine ve sevenlerine başsağlığı diliyorum. Mekanı cennet olsun." Cümleler kısaydı belki, ama ardındaki acının derinliği okyanusları aşardı.
Özcanlı'nın cenazesi, doğduğu topraklara, Kayseri'ye götürüldü. Melikgazi İlçesi'ndeki Hasan Arpa Camii'nde öğle vakti kılınan cenaze namazı... O anları tarif etmek kelimelerle mümkün değil. Camii avlusunda toplanan kalabalık, hep bir ağızdan dualar ediyor, gözyaşlarını tutamıyordu.
Namazın ardından, son yolculuk başladı. Süksün Kabristanı'nda, toprağa verildi vefat eden. Orada, memleketinin toprağına kavuştu. Geride ise tarifsiz bir hüzün ve boşluk bıraktı.
Bakan Bolat'ın o günkü halini görmeliydiniz. Devlet işlerinin o yoğun temposunda, bir anda hayatın acı gerçeğiyle yüzleşmek... Kolay mı sanıyorsunuz? Hem milletin derdiyle hem de kendi yürek yangınıyla baş etmek. İnsanın içini burkan bir manzaraydı doğrusu.
Sevenleri ve siyaset camiasından ise başsağlığı mesajları yağdı adeta. Herkes Bakan Bolat'ın acısını paylaştı, yanında olduğunu hissettirdi. Zor zamanlarda kenetlenmek, insan olmanın gereği değil mi zaten?
Sermin Özcanlı'ya Allah'tan rahmet diliyoruz. Geride kalanlara da sabırlar dileriz. Unutmayın, hayat böyle işte; bazen gülümsetir, bazen ağlatır. Önemli olan, birlikte göğüsleyebilmek bu acıları.
