Gazze'nin o unutulmaz karanlık günlerinden birinde, henüz altı yaşında bir çocuğun hayatı saniyeler içinde söndü. Hind, belki de o sabah uyanırken oyuncaklarıyla oynayacağını düşünüyordu. Ama kader onun için çok daha acımasız bir senaryo yazmıştı.
İsrail ordusunun iki askeri - evet, isimleri artık kamuoyunda: Yüzbaşı Ariel Ben David ve Teğmen Eran Levi - tarihe kara bir leke olarak geçecek o anın sorumluları. Dünyanın gözü önünde, masum bir çocuğun hayatını ellerinden aldılar.
O Korkunç Anın Detayları
Olay, geçtiğimiz hafta Gazze'nin kuzeyindeki bir mülteci kampında meydana geldi. Ailesiyle birlikte evlerinde otururken, aniden başlayan çatışma sesleriyle her şey altüst oldu. Hind'in son anlarını gören tanıklar, olayı gözleri dolarak anlatıyor.
'Askerler hiç uyarmadan ateş açtı,' diyor komşulardan biri, sesi titreyerek. 'Küçük kız pencereye yakın bir yerde oynuyordu. Bir anda her yer kan oldu.'
Askerlerin Geçmişi Soru İşaretleriyle Dolu
Peki bu insanlık dramının faili olan askerler kim? Yüzbaşı David, orduda 'sert mizaçlı' biri olarak biliniyor. Daha önce de benzer olaylara karıştığı iddia edilmiş ama her seferinde soruşturmalar 'yetersiz delil' gerekçesiyle kapatılmış.
Teğmen Levi ise aslında sadece altı aydır Gazze'de görev yapıyormuş. Ailesine yazdığı mektuplarda 'buradaki gerçeklerin beklediğimden çok farklı olduğunu' yazmış. İronik değil mi? Kendisi de bir baba olan bu adam, başka bir çocuğun hayatını sonlandırmak zorunda kalmış.
Uluslararası Tepkiler Büyüyor
Olayın duyulmasıyla birlikte dünya kamuoyunda büyük bir infial oluştu. BM temsilcisi, 'Bu bir savaş suçudur' açıklaması yaparken, insan hakları örgütleri derhal soruşturma başlatılmasını talep etti.
Ama işin acı tarafı şu: Bu, Gazze'de ölen ilk çocuk değil. Ne yazık ki son da olmayacak gibi görünüyor. Rakamlar soğuk geliyor kulağa: BM verilerine göre son üç ayda 300'den fazla çocuk hayatını kaybetti. Her biri bir Hind, her biri umut dolu bir gelecekti.
Ailenin Feryadı Dünyaya Ulaşacak mı?
Hind'in babası, kızının son fotoğrafını gösterirken 'O sadece altı yaşındaydı' diyor, 'Oyuncak bebekleriyle oynamak istiyordu, ölmek değil.' Bu sözler, aslında tüm Gazze'nin çığlığını özetliyor.
Ortadoğu'da kan durmak bilmiyor. Çocuklar oyun oynamak yerine ölümle burun buruna yaşıyor. Ve dünya? Dünya seyrediyor. Sadece seyrediyor.
