Telefonun diğer ucundaki ses tanıdıktı. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Kıbrıs'taki siyasetin önemli isimlerinden Tufan Erhurman'la gerçekleştirdiği o kritik görüşmeyi adeta yeniden yaşıyordu. Görüşme öyle sıradan bir diplomatik temas değildi - her kelimesi özenle seçilmiş, her vurgusu stratejik hesaplar içeren bir diyalogtu.
"Kıbrıs Türkünün iradesi bizim için kutsaldır" diyordu Erdoğan, sesindeki o kararlı tonla. Sanki sadece Erhurman'a değil, tüm dünyaya sesleniyordu. Bu cümle, aslında yıllardır süregelen bir politik duruşun özeti gibiydi.
Görüşmenin Perde Arkası
Görüşme tam da Kıbrıs'taki siyasi havada yeni rüzgarlar esmeye başlarken gerçekleşmişti. Erdoğan'ın anlattığına göre, Erhurman'la yaptığı telefon konuşması sadece bir nezaket temasından çok daha fazlasını içeriyordu. İki lider, adanın geleceğini şekillendirebilecek konuları masaya yatırmışlardı.
Şimdi düşünüyorum da - bu görüşme aslında Türkiye'nin Kıbrıs politikasındaki sürekliliğin de bir göstergesiydi. Ankara'nın pozisyonu netti: Kıbrıs Türk halkının tercihleri hiçe sayılamazdı.
İrade Vurgusu ve Diplomatik Mesajlar
Cumhurbaşkanının özellikle altını çizdiği o "saygı" vurgusu... Sanırım bu, uluslararası arenada sık sık göz ardı edilen bir gerçeğin hatırlatılmasıydı. Kıbrıs Türklerinin kaderi hakkında söz sahibi olma hakkı, pazarlık konusu bile olamazdı.
Erdoğan'ın kelimeleri öyle güçlüydü ki, telefon hatlarından taşıp bölge diplomasisini sarsacak gibiydi. Belki de tam olarak amaç buydu - Türkiye'nin Kıbrıs konusundaki pozisyonunun netliğini bir kez daha vurgulamak.
Görüşmede ele alınan diğer konularsa tam bir diplomatik bilmece gibi. Her iki tarafın da üzerinde anlaştığı noktalar, gelecekteki adımların habercisi olabilirdi. Kim bilir, belki de bu diyalog yeni bir sürecin başlangıcıydı.
Sonuç Yerine
Özetle - Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın bu açıklamaları sadece bir telefon görüşmesinin ötesinde anlamlar taşıyor. Türkiye'nin Kıbrıs politikasındaki kararlılığını gösteren, net mesajlarla dolu bir diplomatik hamleydi.
Kıbrıs konusunda sular hiç bu kadar hareketli olmamıştı. Erdoğan'ın sözleri, önümüzdeki günlerde hem adada hem de uluslararası ilişkilerde yeni gelişmelere kapı aralayabilir. Bekleyip göreceğiz - ama şunu söyleyebilirim ki, Türkiye'nin Kıbrıs'taki varlığı ve Kıbrıs Türklerinin hakları konusundaki tavrı oldukça net görünüyor.
