Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti (KKTC) Başbakanı Ünal Üstel, İsrail, Yunanistan ve Güney Kıbrıs Rum Yönetimi (GKRY) liderlerinin Tel Aviv'de gerçekleştirdiği üçlü zirveye ve basına yansıyan 'ortak askeri güç' kurma planlarına sert tepki gösterdi. Üstel, bu gelişmeleri 'dikkatle ve ibretle' takip ettiklerini açıkladı.
Üstel: "İsrail İstikrarsızlığı Doğu Akdeniz'e Taşımak İstiyor"
KKTC Başbakanlık Ofisi'nden yapılan açıklamada, Başbakan Ünal Üstel'in değerlendirmelerine yer verildi. Üstel, 23 Aralık 2025 tarihinde yaptığı açıklamada, İsrail yönetiminin Orta Doğu'daki saldırgan politikalarını şimdi de Doğu Akdeniz'e taşımaya çalıştığını ileri sürdü. Üstel'e göre, İsrail, Yunanistan ve GKRY, bölgede barış ve işbirliğini güçlendirmek yerine gerilimi tırmandıran, askeri bloklaşmaya dayalı ve dışlayıcı politikaları tercih etmektedir.
Üç ülkenin 2 bin 500 kişilik bir 'Hızlı Müdahale Gücü' oluşturma ve bunu Türkiye ile Kıbrıs Türk halkına karşı bir 'caydırıcılık ekseni' olarak sunma girişimini kınayan Üstel, bunun açık bir düşmanlık göstergesi olduğunu ve Doğu Akdeniz barışına yönelik yeni bir tehdit oluşturduğunu vurguladı.
"Rum-Yunan İkilisi Tarihsel Bir Yanılgı İçinde"
KKTC Başbakanı, Rum-Yunan ikilisinin bu 'tehlikeli oyunda' figüran olmayı kabul etmesini 'tarihsel bir yanılgı' olarak nitelendirdi. Üstel, GKRY liderliğinin bir yandan çözüm söylemleriyle uluslararası topluma görünürken, diğer yandan Türkiye'ye karşı askeri ittifaklar peşinde koşmasını 'ikiyüzlü bir yaklaşım' olarak değerlendirdi.
Üstel, bu tutumun Ada'daki gerçeklerden kopukluğun göstergesi olduğunu belirterek, "Silahlanmayı ve askeri paktları çözüm zanneden bu zihniyet, Kıbrıs Türk halkının egemen eşitliğinin ve iki devletli çözüm vizyonunun neden haklı ve zorunlu olduğunu bir kez daha teyit etmiştir" ifadelerini kullandı.
Kanlı Noel Referansı ve Müzakere Sürecine Etkisi
Başbakan Üstel, konuşmasında tarihsel bir referansa da yer verdi. Kanlı Noel'in yıl dönümünde, Rum liderliğinin bu mezalimden ders çıkarmak yerine, saldırgan zihniyeti öven ve askeri planlarla yeniden diriltmeye çalışan tutumunu kabul edilemez bulduğunu söyledi. Üstel, "1963’te Kıbrıs Cumhuriyeti’ni kana bulayan zihniyet neyse, bugün Doğu Akdeniz'de Türkiye karşıtı askeri güç kurmaya yeltenen zihniyet de aynıdır" dedi ve bu anlayışla sağlıklı bir müzakere sürecinin yürütülmesinin mümkün olmadığını kaydetti.
"KKTC ve Türkiye Et ve Tırnak Gibidir"
Ünal Üstel, KKTC ile Türkiye'nin ayrılmaz bir bütün olduğunun altını çizdi. Doğu Akdeniz'de, mavi vatanda ve KKTC'nin egemenlik alanlarında, Türkiye'nin ve Kıbrıs Türk halkının meşru haklarını yok sayan her türlü girişimin başarısızlığa mahkum olduğunu vurguladı.
KKTC'nin, Türkiye ile birlikte, kendisine yönelen her türlü tehdidi bertaraf edecek güce ve haklarını savunacak diplomatik iradeye sahip olduğunu belirten Üstel, nihai barışın yolunun askeri maceralardan değil, Ada'daki iki ayrı halkın ve iki ayrı devletin varlığının kabul edilmesinden geçtiğini sözlerine ekledi.