Efsane gibi dilden dile dolaşan, ama kimsenin tam olarak göremediği bir hazineydi Subhatu's-Sâlikîn. Tasavvufun karanlık dehlizlerinde kaybolmuş, neredeyse bir efsaneye dönüşmüştü. Ta ki, bir grup azimli araştırmacı, bu nadide eseri tozlu raflardan çekip çıkarana kadar.
Kim derdi ki, 21. yüzyılda böyle bir keşif yapılacak? Üstelik eser, sadece bulunmakla kalmadı; neredeyse bir dedektiflik çalışmasıyla orijinal haline sadık kalınarak yayına hazırlandı. (Gerçi bazı sayfaların okunması için büyüteç gerektiğini söylemeden geçmeyelim!)
Bir zaman makinesi gibi
Eserin içeriği, adeta bir zaman makinesi etkisi yaratıyor. Okurken, kendinizi 15. yüzyılın mistik atmosferinde buluyorsunuz. Tasavvuf yolcularına rehber niteliğindeki bu metin, günümüz insanına bile şaşırtıcı derecede modern öğütler veriyor.
Peki neden bu kadar önemli bu kitap? İşte cevabı:
- Dönemin en önemli mutasavvıflarından biri tarafından kaleme alınmış
- Tasavvuf tarihindeki kritik bir döneme ışık tutuyor
- Kayıp halkaları tamamlayan bilgiler içeriyor
Çalışmayı yürüten ekip, eseri ortaya çıkarırken neredeyse bir arkeolog titizliğiyle hareket etmiş. "Bazı bölümler o kadar silikti ki," diyor proje koordinatörü, "adeta görünmez mürekkeple yazılmış gibiydi."
Kitap severler için müjde
Şimdi asıl soru: Bu hazineye nasıl ulaşacaksınız? Eser, önümüzdeki ay itibarıyla kütüphanelerdeki yerini alacak. Hem de -inanın bana- beklediğinizden çok daha ulaşılabilir bir fiyatla.
Son bir not: Eğer ruhunuzda bir yolculuğa çıkmaya hazırsanız, bu kitap tam size göre. Ama sakın hafife almayın; sayfaları arasında kaybolmaya hazır olun!
