Murat Ülker, Osmanlı'daki Çalışma Ahlakını ve Sosyal Güvenlik Ağını Değerlendirdi
Murat Ülker'den Osmanlı Çalışma Hayatı Analizi

Yıldız Holding Yönetim Kurulu Üyesi ve pladis ile GODIVA'nın Yönetim Kurulu Başkanı Murat Ülker, son yazısında Osmanlı Devleti'nin son dönemindeki çalışma ilişkilerini ve sosyal yapıyı mercek altına aldı. Ülker, bu değerlendirmesini Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın Özel Kalem Müdürü Büyükelçi Prof. Dr. Hasan Doğan'ın "Osmanlı Devleti’nin Son Döneminde Çalışma İlişkileri ve Çalışan Hakları" adlı eserinden yola çıkarak kaleme aldı.

Kitaptan Çıkan Temel İlkeler ve Tarihsel Arka Plan

Murat Ülker yazısında, Prof. Dr. Hasan Doğan'ın kitabında İslam hukukundaki işçi haklarına dair temel prensiplere değinildiğini vurguladı. Bu prensipler arasında ücretin belirliliği, sözleşmede şartların açık olması ve tarafların rızası gibi konular öne çıkıyor. Ülker, Hz. Peygamber'in "İşçi çalıştıran ücretini bildirsin ve alın teri kurumadan versin" buyruğunun, çalışan hakları düzenlemelerinin düşünsel dayanağını oluşturduğunu ifade etti.

Çalışma hayatının işleyişinin, dönemin idari yaklaşımları ve üretim alışkanlıklarına dayandığını belirten Ülker, Tanzimat'tan II. Meşrutiyet'e uzanan süreçte şehirleşme, üretim biçimlerindeki değişim ve Avrupa'daki gelişmelerin etkisiyle mesai, izin gibi modern uygulamaların şekillendiğini kaydetti.

Osmanlı Arşivlerinden Çalışma Hayatına Işık Tutan Belgeler

Murat Ülker'in dikkat çektiği bir diğer nokta, kitapta yer alan arşiv belgeleri oldu. Maden kanunnameleri, Amele Nizamnameleri, Dilaver Paşa Nizamnamesi ve Polis Nizamnamesi gibi metinlerde, Osmanlı dönemindeki iş güvenliği, disiplin hükümleri, ücret güvencesi ve çalışma koşullarına dair ayrıntıların kayıt altına alındığı görülüyor.

Kitapta ayrıca, II. Meşrutiyet yıllarında memur ve işçi maaşlarına ilişkin talepler, hayat pahalılığı karşısında yapılan iyileştirme girişimleri ve savaş dönemlerinde yaşanan ödeme güçlükleri ele alınıyor. Demiryolu, matbaa, tütün ve liman işçilerinin toplu hareketleri, grevler ve örgütlenme çabaları üzerinden dönemin sosyal dinamikleri tarif ediliyor.

Sosyal Güvenlik Ağı Olarak Mahalle ve Ahilik Geleneği

Murat Ülker, Osmanlı'daki çalışma hayatının yalnızca hukuki düzenlemelerle değil, güçlü sosyal yapılarla da şekillendiğinin altını çizdi. Aile, hane ve mahalle ilişkilerinin çalışanlar için önemli bir güvenlik ağı işlevi gördüğünü belirtti.

Ülker, özellikle Ahilik geleneğini işaret ederek, usta-çırak ilişkisinin güven ve sorumluluk üzerine kurulduğunu, mesleki dayanışmanın korunduğunu ve işin ahlaki boyutunun gözetildiğini vurguladı. Bu yaklaşımın, üretime sadece ekonomik değil, aynı zamanda güçlü bir sosyal boyut kazandırdığını ifade etti.

Kitapta ayrıca, 1909 Ta‘tîli Eşgāl Kanunu, yaz ve kış mesai düzenlemeleri, Ramazan ayına özgü çalışma saatleri ve öğretmenlerin yıllık izin hakları gibi konuların da detaylıca incelendiği bilgisi paylaşıldı.