Nazım Hikmet Ran: Türk Şiirinin Dünyaya Açılan Penceresi
20. yüzyıl Türk edebiyatının en önemli isimlerinden Nazım Hikmet Ran, 15 Ocak 1902 tarihinde Selanik'te dünyaya geldi. Uluslararası alanda tanınan şair, oyun yazarı ve romancı, 3 Haziran 1963'te Moskova'da hayata veda etti.
Eğitim hayatı İstanbul'un seçkin okullarında geçen Nazım Hikmet, Göztepe Taşmektep, Galatasaray Lisesi ve Nişantaşı Nümune Mektebi'nde öğrenim gördü. Ortaöğrenimini 1918 yılında Bahriye Mektebi'nde tamamladı ancak sağlık sorunları nedeniyle buradan ayrılmak zorunda kaldı.
Edebi Kişiliği ve Sanat Anlayışı
Nazım Hikmet, Türk edebiyatında serbest nazımın öncüsü olarak kabul ediliyor. İlk şiirlerini Cumhuriyet öncesi dönemde kaleme alan şair, başlangıçta ölçülü ve uyaklı şiirler yazdı, daha sonra serbest ölçüye geçiş yaptı.
Şiir diline getirdiği yeniliklerle kendisinden sonra gelen şairleri derinden etkileyen Nazım Hikmet, Fütürizm akımından ve özellikle Rus şair Mayakovski'den etkilendi. Edebiyatımızda toplumcu gerçekçi şiirin en önemli temsilcisi olarak öne çıktı.
Siyasi görüşleri nedeniyle "Romantik komünist" ve "romantik devrimci" olarak anılan şair, bu düşünceleri yüzünden hayatının büyük bölümünü hapiste veya sürgünde geçirdi.
Zorlu Yaşam Mücadelesi ve Sürgün Yılları
Nazım Hikmet'in yaşamı mücadelelerle doluydu. Milli Mücadele'ye katılmak için Ocak 1921'de Anadolu'ya geçen şair, siyasi fikirleri nedeniyle defalarca tutuklandı. Toplamda 11 farklı davadan yargılanan Nazım Hikmet, İstanbul, Ankara, Çankırı ve Bursa cezaevlerinde 12 yıl hapis yattı.
Yasaklı olduğu dönemlerde Orhan Selim, Ahmet Oğuz, Mümtaz Osman ve Ercüment Er gibi takma adlar kullandı. "İt Ürür Kervan Yürür" eserini Orhan Selim imzasıyla kaleme aldı.
1951 yılında Türk vatandaşlığından çıkarılan şairin bu işlemi, vefatından 46 yıl sonra, 5 Ocak 2009 tarihli Bakanlar Kurulu kararıyla iptal edildi. Mezarı Moskova'da bulunuyor.
Ölümsüz Eserleri ve Edebi Mirası
Nazım Hikmet'in şiirleri elliden fazla dile çevrildi ve eserleri birçok ödül aldı. Türkiye'de serbest nazımı ilk uygulayan isim olarak çağdaş Türk şiirinin en önemli temsilcisi kabul ediliyor.
Şairin başlıca eserleri şunlardır:
Şiirleri: 835 Satır, Jakond ile Si-Ya-U, Varan 3, 1+1=Bir, Sesini Kaybeden Şehir, Gece Gelen Telgraf, Portreler, Taranta Babu'ya Mektuplar, Simavne Kadısı Oğlu Şeyh Bedrettin Destanı, Kurtuluş Savaşı Destanı, Memleketimden İnsan Manzaraları, Kuvâyi Milliye
Oyunları: Kafatası, Ferhad ile Şirin, Yusuf ile Menofis
Romanları: Kan Konuşmaz, Yaşamak Güzel Şey Be Kardeşim
Mektupları: Piraye'ye Mektuplar, Cezaevinden Mehmet Fuat'a Mektuplar, Kemal Tahir'e Mahpushaneden Mektuplar
Nazım Hikmet Ran, sadece Türk edebiyatının değil, dünya edebiyatının da 20. yüzyıldaki en önemli şairleri arasında gösteriliyor. Eserleriyle Türk şiirine yeni bir soluk getiren şair, ardında ölümsüz bir edebi miras bıraktı.