Çanakkale'nin mavi sularında, adeta zamanın donup kaldığı bir sır saklı. Eceabat ilçesinin kıyı şeridinde, denizin mavi derinliklerinde yatan tarih, araştırmacıları hayrete düşürüyor. Su altı kameralarına yansıyan görüntüler ise gerçekten nefes kesici!
Dalgıçların "sualtı zaman kapsülü" dedikleri bu bölgede, taş işçiliğinin ustalık eseri olan duvar parçaları, yüzyıllar sonra bile dimdik ayakta durmayı başarmış. Kim bilir, belki de bu taşlar bir zamanlar görkemli bir yapının parçasıydı - belki bir tapınak, belki de surların bir bölümü...
Dalış Ekibinin Heyecanı Görülmeye Değer
İşin ilginç yanı şu ki, bu kalıntılar tam olarak denizin 4-5 metre derinliğinde bulunuyor. Öyle ki, güneş ışınlarının suyun içinde oluşturduğu o büyülü atmosferde, tarih adeta yeniden canlanıyor. Dalgıçların anlattığına göre, taşların üzerindeki işlemeler hâlâ net bir şekilde seçilebiliyor.
"İnanılmazdı," diyor dalış ekibinden bir isim. "Sanki suyun altında başka bir dünyaya adım atmış gibi hissettik. Taşların dizilişi, yapının orijinal planı hakkında fikir veriyor."
Arkeologlar Ne Diyor?
Uzmanlar bu keşfin bölge tarihi açısından önemine dikkat çekiyor. Çanakkale'nin zaten antik dönemlerden beri stratejik bir konuma sahip olduğunu düşünürsek, bu tür buluntular hiç de şaşırtıcı değil aslında. Bölgenin tarihsel sürekliliği, her yeni keşifle biraz daha aydınlanıyor.
Şimdi asıl merak edilen - bu duvarlar hangi medeniyete ait? Roma dönemi mi, yoksa daha eski bir uygarlığın izleri mi? İşte bu soruların cevabı, yapılacak detaylı araştırmalarla gün yüzüne çıkacak.
Su altı arkeolojisi her zaman zorlu bir alan olmuştur. Akıntılar, görüş mesafesi, dalga koşulları... Tüm bu zorluklara rağmen, araştırmacıların kararlılığı takdire şayan. Önümüzdeki günlerde bölgede daha kapsamlı çalışmaların başlayacağı söyleniyor.
Belki de Çanakkale'nin derinliklerinde, tarih kitaplarını yeniden yazdıracak bir hazine bekliyordur. Kim bilir?